Ahmet el- Bedevi tarafından kurulan Bedeviyye, daha çok Mısır’da yaygın olan bir tarikat. Ayinlerinde birbirlerine sarılarak zikir yapmalarına "Bedevi topu" denen Bedeviyye, Bektaşilikle de benzerlikler gösteriyor.
Bedeviyye tarikatı, Ahmet el-Bedevi tarafından kuruldu. Ahmed el Bedevi küçük yaşta ailesiyle birlikte Fas’tan Arabistan’a göçtü. Yüzüne Afrika Bedevileri gibi peçe taktığı için Bedevi lakabını aldı. Daha çok Mısır’da yaygın olan bir tarikat olan Bedeviyye, ’Ahmediyye’ olarak da biliniyor. Bedeviyye, Ahmet el-Bedevi’nin mürşitlerinden Şeyh el- Berri’nin silsilesinin Ahmet er-Rifai’ye ulaşması nedeniyle Rıfaiyye’nin, kendisinin Ebu’l Hasan eş Şazeli ile görüşmesi sebebiyle de Şazeliyye’nin bir kolu olarak ele alınıyor. Tarikatın kuruluşunda Ahmed
el-Bedevi’nin ilk halifesi Abdül’al Fakih büyük çaba gösterdi. Şeyhlerden Salim ve İbrahim el Esmer gibi bazıları cehri zikir, mevlid törenleri ve beşik şeyhliği konularında yaşanan tartışmalar nedeniyle postişinlikten indirildi.
Tarikatın piri Ahmed el-Bedevi’nin tarikatın esasları arasında kalp zikrini göstermesine rağmen, zamanla cehri zikir ve kıyamikuudi zikir de ayinlerde uygulandı. Bedevi tarikatında dervişlerin ayin sırasında heyecanları artınca birbirlerine sarılarak zikire devam etmelerine "Bedevi topu" deniyor. Tarikata giriş merasimi mürit adayıyla mürşidin karşılıklı yapılan soru-cevaplarla başlıyor. İlk olarak şeyhin "Arzu ve isteğin nedir?" sorusuna mürit adayı, "Ariflerin yoluna girmek için bana rehber olmanızı istiyorum" diye yanıt veriyor. Ardından şeyh "Bensize sadece iyi şeyleri emrediyor ve kötü şeylerden sakınmanızı istiyorum" dedikten sonra mürit adayına şu ifadeleri tekrarlaması ve anlamını düşünmesini söylüyor: "Allah benimle beraberdir. Allah bana şahittir." Soru-cevap kısmının ardından namaz kılınıyor ve zikir yapılıyor. Bu sırada şeyh adayın baş parmağını elinin içine alıp ayet okuyor.
Bedeviyye’de kırmızı ana renktir. Bedevi hırkası ile tarikatın sancağı kırmızı renk. Bedevi dervişlerinin kullandığı tacı, iki tekerlekli olup kırmızı sarık sarılıyor. Ahmed el Bedevi’nin ilk halifesi Abdül’al kırmızı sancağı taşıyacak kişide bulunması gereken özellikleri, "Yalan söylememek, fuhuştan uzak durmak, haramlardan yüz çevirmek, iffetli olmak, Allah’tan korkmak, Kur’an’ın emirlerine boyun eğmek, zikire yapışmak, tefekküre devam etmek" şeklinde sıralıyor.
Bedeviyye’nin Mısır kültüründeki yeri Bektaşiliğin Anadolu’daki ve Rumeli’deki etkinliğiyle benzerlikler taşıyor. Ahmed el Bedevi’nin silsilesinin Hz. Ali’ye dayanıyor olması ve Hüseyni olması nedeniyle, Bedevviyye’nin zaman içinde Alevi bir tasavvuf okulu olarak görüldüğü söyleniyor. Celvetiyye tarikatının piri Aziz Mahmud Hüdai’nin "Vakı’at" isimli eserinde Bedevi ile Hacı Bektaş-ı Veli’nin kerametlerinden bahsettiği biliniyor. Zihicce ayının son haftasında Ahmed el-Bedevi için düzenlenen mevlid törenleri yüzyıllardır bir panayır havasında yapılıyor. Mısır ve diğer ülkelerden gelen 100 binlerce kişinin katıldığı bu törenler zaman zaman yasaklanmış olsa da bugünlere kadar taşındı. Her ne kadar Mısır’ın dışında etkinlik göstermemiş olsa da Evliya Çelebi Bursa’da bir Bedevi tekkesinin varlığından bahsediyor. Kocamustafapaşa Bedevi Tekkesi ve Kasımpaşa Uzunyol’daki Arapzade Bedevi Tekkelerinin varlığı bu tarikatın Anadolu’da az da olsa dervişinin varlığını gösteriyor.